28 Ekim 2011


Bazen bir müzik dinlersin .İçinde ki o çığı harekete geçirir .Hızla akmaya başlar anılar .Teker teker dökülür bütün hepsi .Biran için o anıların içinde ezilip öleceğini zannedersin.Korkarsın , bunca zamandır onlardan kaçmaya çalışırken işte bir şarkı dinlersin ve hepsi birden dökülmeye başlar. Bütün çabaların gider , kendine verdiğin sözler .. ‘Bundan sonra onu düşünmek yok ‘ diye kendine söz vermişken . Şimdi bir melodi ile aklına gelir ve çıkaramazsın aklından .Sana gülümseyişi gelir aklına , kokusu , dokunuşu .’Seni seviyorum ‘ deyişleri .. Eskide kalmıştır artık bunu duyamazsın .Bundan sonra da duyamayacaksındır .
İşte yine başlamıştır  o duygu karmaşası ,  seni bir fırtına gibi kendine çeker , bir taraftan dalgaların o hırçınlığıyla geri iter .Sen bir yandan kaçmaya çalışırsın bu sırada kalbin durmaz seni ona doğru iter. Ama o seni görmez bile . Bir hayalet gibi hissedersin kendini , sen herkesi görürsün , olanları ,senin arkandan yapılanları ama kimse seni görmez . Çığlıklarını duymaz .Sonunda bağırmaktan , kendini anlatmaya çalışmaktan sesin kısılır ve yorulursun.Bırakırsın kendini  hayatın akışına .Bu tıpkı rüzgar eserken karşısında durup gözlerini kapatmak ve tenine değen rüzgarla , saçlarının uçuşup ahenkle dans etmesine izin vermek gibidir aslında.


Sonra bir an gelir ve boşluğa düştüğünü zannedersin .Korkarsın ama bir yandan da hoşuna gider bu aslında .Merak edersin o boşluğun sonunda seni nelerin beklediğini .Bile bile ateşe yürümektir zaten bu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder